Video: Dünya Kültürleri ve Gençliği 2010 Avrupa Başkenti İstanbul Buluşması



Video: European Capital of Culture Istanbul Meeting of The World Cultures & Youth: Dünya Kültürleri ve Gençliği 2010 Avrupa Başkenti İstanbul Buluşması: 12-19 July 2009.
...CndVideo, OmrCnd and CndFlix-IstanbulDailyPhotos iyi seyirler diler...
Devamı!

İstanbul'da Bir Semt Pazarı

Bugün İstanbul'un Üsküdar ilçesine bağlı Beylerbeyi mahallesinin semt pazarlarından birinde dolaşacağız. Gün cumartesi... Pazarın kurulu olduğu yörenin adı Kirazlıtepe.

Kirazlıtepe semt pazarı.

Bu tezgâhta çok tutulan, müşteri çeken, çok satılan domatesin kilosu 50 yenikuruş (0.50YTL).

Pazara gelenler, alışveriş sonrası, pazarın yanındaki parkta dinleniyorlar. Buradan Boğaz ve Boğaz Köprüsü seyredilebilir.
Pazarın arkasındaki tepeden Boğaz'ı seyreden bir bebek.

Semt pazarına sebze, meyve vb. getiren kamyonetler.
Devamı!

Haydi Abbas Vakit Tamam!

Ne demişti büyük şairlerimizden Cahit Sıtkı Tarancı?

Beşiktaş'ta ana caddede bir pazar akşamı.

"haydi abbas, vakit tamam
akşam diyordun işte oldu akşam
kur bakalım çilingir soframızı
dinsin artık bu kalp ağrısı
şu ağacın gölgesinde olsun
tam kenarında havuzun
aya haber sal çıksın bu gece
görünsün şöyle gönlümce
bas kırbacı sihirli seccadeye
göster hükmettiğini mesafeye
ve zamana
katıp tozu dumana
var git
böyle ferman etti cahit,
al getir ilk sevgiliyi beşiktaş'tan
yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan"

Beşiktaş'taki kıyıya yakın bir yerde kurulu Deniz Müzesi'nin sembolü.

Beşiktaş'ın ana caddesinde pazar gecesi görüntüsü.

Beşiktaş iskele önündeki parkta sergilenen eski Osmanlı donanma toplarından biri.

Devamı!

Richard McKane, Orhan Veli ve Boğaziçi'nde Günbatımı

Şiir yazmaya 1967'de, özellikle Türkiye izlenimleri'nin etkisiyle başlayan, başta Nazım Hikmet olmak üzere pek çok Türk şairini İngilizceye çeviren İngiliz şair ve çevirmen Richard McKane (1947), "Şiirlerimin beşiği Türkiye'dir," der. Büyük şairlerimizden övgüyle söz ederken, "Orhan Veli İçin" adlı şiirinde bakın ne diyor McKane:

Bu Boğaziçi'nde Günbatımı'nı şairimiz Orhan Veli'ye adıyorum.
[Üsküdar kıyısından, Boğaz'ın Avrupa yakasına bakarak yaptım bu çekimi]


"Şarhoş yattı bir çukurda,
sarhoş, tan atana kadar.
Çobanların ve nasırların,
Boğaziçi'nde günbatımlarının,
-doğumlarının şairi."

Bu "Boğaziçi'nde Günbatımı"nı, bizim şairimiz saydığım İngiliz şair Richard McKane'e adıyorum.


İstanbul'da Boğaziçi'nde "günbatımı"ndan söz ederken, şairleri ve özellikle McKane ile Orhan Veli'yi anmak gerekir diye düşündüm... Devamı!

Ustaların Yanında Perende Atılmaz

Şair Arslan Yürek Richard McKane "... fikirlerin isteri kelime inşaatı oyunu değil," demişti "Bir İstanbul Defteri'nden" başlıklı şiirinde. Biz ne diyelim?
Diyelim ki: Ustaların yanında perende atılmaz...

Duvar yapan ustalar ve çıraklar... Üsküdar Belediyesi'nin gerçekleştirdiği bir hizmet. Küplüce-Beylerbeyi-İstanbul.
Devamı!

"Mimar Mimarisinin Hali ile Hemhali"

Eski İstanbul gezginlerinden şair Arslan Yürek Richard McKane bakın ne demiş "From An Istanbul NoteBook (Bir İstanbul Defteri'nden)" başlıklı şiirinde:
"The texture and mixture of architectonic architecture,
no, thoughts demand word's structure
not games."

"Mimar mimarisinin hali ile hemhali
yo, fikirlerin isteri kelime inşaatı
oyunu değil"

İstanbul Beylerbeyi'nde, tatil gününde çalışan duvar ustaları ve çıraklar.
Devamı!

Gurbet Elde Bir Hal Geldi Başıma

İstanbul'da yabancı olmak... Başka bir ülkeden gelmiş olanlara, bildiğiniz gibi "yabancı" diyoruz. Turistler de bu anlamda birer yabancıdırlar.
Bazı yabancılar vardır ki, "yabancı koyun kenara yatar," atasözümüzde olduğu gibi çok çekingen davranır; geldiği yerde yeni biri olduğu, çevresindekilere yanaşmayışından belli olur.
Yerliler de onları kendilerinden saymadıkları için, o yabancıyı kendi aralarına almazlar. Yabancı, oraya konmuş tuhaf bir eşya gibi durur. Bu duruşlar, belki de insanoğlunun insani görüntülerinin en ilgincidir.

İstanbul'un Üsküdar ilçesine gelmiş bir "yabancı".

Fransız edebiyatçı Roland Barthes, yabancı olmayı över. Oralı değilseniz, oradan sorumlu da değilsiniz, der. Kimse sizden yabancısı olduğunuz ülkenin yerlisinden beklenilenleri beklemez. Dilini bilmediğiniz bir yerdeyseniz: bilmediğiniz, anlamadığınız sesleri duydukça kendi kabuğunuza çekilmeye başlarsınız. Yine de duyduğunuz bu tuhaf seslere, kulak konuğu olursunuz. Öngörüler yapmaya başlarsınız.
"Gurbet" sözcüğü, çok önemli bir sözcüktür Türkçemizde. Gurbet, insanın doğup büyüdüğü, aile ocağından uzak, yabancı bir yerdir. Ya "gurbete düşer yolunuz," ya "gurbet elindesinizdir". "Gurbete çıkarsınız"; ola ki: "gurbet elde bir hal," bile "gelebilir başınıza". Devamı!

İstanbul'un Yerlisi

Oturduğu yerde doğup, büyüyen, ataları da orada yaşamış olan kimselere, oranın yerlisi denir.
Kentlerin kimi yörelerini gezinirken, oranın yerlileri üstüne bilginiz oluşmaya başlar.
Ancak, İstanbul gibi, içinde değişik kültürleri barındıran bir kentte, "başka yerde görülmeyen, başka yerlere götürülemeyen, yerine bağlı durumda olan, taşınamayan nesnelerin yanı sıra, bu nesnelerin özelliklerine benzer özellikler taşıyan "insan"lar görürsünüz. Bu tür insanlar, hem İstanbulludur, hem de İstanbullu değildir. Yerlilere benzemezler.

İstanbul'da bir "kent özgünü". Üsküdar.

Bu tür insanlara "kent özgünleri" ya da kent orijinalleri diyorum ben. Bu insanlar, bulundukları yerde hemen göze batarlar. Giyim kuşamları, duruşları herkesinkinden farklıdır. O yöreye ne zaman giderseniz gidin, ona raslarsınız. Raslamadığınızda, o yörede bir şeyin eksildiğini düşünmeye başlarsınız. Devamı!

Gecenin İçinden Geçenler...

"Gece kuşu"nu bilirsiniz. Yarasa değildir yalnızca. Her gece dışarlarda eğlenen, eve geç dönen kimselere "gece kuşu" derler. Geceleri gezmeyi, eğlenmeyi çok sevenlere de gece kuşu derler.

Bir şey geçiyor gibi: gecenin içinden???

Dahası var: geceleri uyuyamayanlara da gece kuşu demezler mi?
Gece kuşu olurum ben de, çoğu geceler.

Bu gece yarısı düştüm yola. Fotoğraf çekmek için...

Ne geçiyor? Işık geçiyor, ışığın içinden...

Gece gözü, kör gözü derler. Gündüz gördüğünüz nesnelerin çoğu yerindedir; ama, göremezsiniz onları, karanlıksa ortalık... Neyse.
Derler ki "fotoğrafı yakalayan ışıktır". Ya ışığı yakalayan nedir?

"Işık", çok şeydir...
Devamı!

Denizcilik ve Kabotaj Bayramı

Kabataş-Üsküdar iskelesi, Boğaziçi..

01 Temmuz 2009: Bugün Türkiye'de ve İstanbul'da Denizcilik ve Kabotaj Bayramı kutlanıyor.

Boğaz'da gezinen boş bir motor.

Gemiler, vapurlar, motorlar ve vapur iskeleleri değişik ulusların bayraklarıyla donatıldı.

Kabataş-Adalar vapur iskelesinde bekleyen bir vapur.

Herhalde bir vapur için, bir gemi için en iyi giysi: ülkelerin bayrakları... Devamı!
Related Posts with Thumbnails